Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Ercan, kalabalık alanlar olan havalimanları, konser salonları ve okullar gibi yerlerde acil durumlarda kalp ritmini düzenleme amacı taşıyan otomatik defibrilatörlerin mevcut olmasının kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Ercan, bu cihazların ani kalp durması durumunda hayat kurtarıcı bir işlev görebileceğini belirtti.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nde görev yapan Ercan, kalp krizinin sebepleri, belirtileri ve erken teşhis ile korunma yöntemleri üzerine önemli bilgileri paylaştı. Kalp krizinin, kalp kasını besleyen koroner damarların tıkanması sonucu meydana geldiğini açıklayan Ercan, kalbin tüm vücuda kan pompalarken kendi oksijen ihtiyacını da karşılaması gerektiğini ifade etti. Tıkanmalar yaşandığında ciddi ritim bozuklukları ortaya çıkabileceği ve bu durumun ani ölümlere yol açabileceğini belirtti.
Kalp krizinin yalnızca göğüs ağrısı ile sınırlı olmadığını da vurgulayan Prof. Dr. Ercan, bazen sırt, çene, diş, kol veya karın gibi farklı alanlarda ağrı hissedilebileceğini ve bu belirtilerin erken bir uyarı niteliğinde olabileceğini söyledi.
Ani ritim bozukluklarının hayatı tehdit ettiğine dikkat çeken Ercan, acil durumlarda şok cihazlarının bulunmasının gerekliliğini dile getirdi. Dünyada pek çok ülkede bu cihazların toplu alanlarda zorunlu olacağına değinen uzman, Türkiye’nin de bu konuda daha fazla bilinçlenmesi gerektiğini kaydetti.
Kalp krizini önlemenin en etkin yolunun risk faktörlerini saptamak olduğuna işaret eden Prof. Dr. Ercan, ailesinde kalp hastalığı olanlar, tansiyon veya şeker hastası bireyler, sigara kullananlar ve obezlerin çok daha yüksek risk taşıdığını belirtti. Efor testi gibi yaygın erken teşhis yöntemlerinin her zaman sonuç vermediğini söyleyen Ercan, kalp tomografisi gibi yüksek hassasiyetli tekniklerin kullanıma girdiğini ifade etti. Sanal anjiyo olarak bilinen bu yöntem, damarların detaylı görüntülenmesine olanak tanıyerek ani kalp krizlerinin önceden tespit edilmesine yardım ediyor. 40 yaşın üzerindeki erkeklerin ve menopoz sonrası kadınların kesinlikle kardiyolojik muayeneden geçmeleri gerektiğini hatırlatan Ercan, erken teşhis ve uygun tedavi ile ölümcül vakaların büyük oranda engellenebileceğine dikkat çekti.